dudağının kenarında kalmış
bir pirinç tanesi gibiyim.
dilinin ucuyla çek al,
bu hayattan kurtar beni
Ve Tanrı kadını yarattı bir gül dalından. Eğildim ve sadece kokladım. Ürktüm, hiç dokunamadım...
29 Ağu 2010
1 May 2010
Buselik makamında
Adam kızı öptü, ellerinden
O eller narin
Eller incecik ve beyaz
Eller üşümüş ve ayaz
Eller saran seven ve kucaklayan
Eller bir yürek elçisi gibi kanayan
O ellerdi sevdayı yazan
Adam kızı öptü, avuçlarından
O avuçlar bir yudum su
Avuçlar bir nefes rayiha
Avuçlar gezindi yüzünde
Avuçlar sardı her hüzünde
Avuçlar bereketli bir pınar
O avuçlar donarken beni yakar
Adam kızı öptü, omuzlarından
O omuzlar dünyayı sırtlamış
Omuzlar yükünü paylaşmış sevdanın
Omuzlar heybetli birer dağ
Omuzlar direnç yüklü bir lale
O omuzlar güvenilir bir kale
Adam kızı öptü, saçlarından
O saçlar kaderimin örgüsü
Saçlar hasretin döngüsü
Saçlar ipeğin sevgisi
Saçlar yarenlik kokar
Saçlar bir deli nehir
Akar, akar, akar...
Adam kızı öptü, yanaklarından
O yanaklar yeşil elma
Yanaklar mahcup kırmızı
Yanaklar seher yıldızı
Yanaklar yanıma yandaş
Yanaklar canıma candaş
Adam kızı öptü, gözlerinden
O gözler bir deniz
Gözler nisan yağmuru
Gözlerinde hep bir buğu
Gözlerin sevdalı bir kuğu
Adam kızı öptü,dizlerinden
O dizlerde uyudu düş de olsa
Dizlerde büyüdü bir nebze olsa
Dizlerinde hep huzur aradı
Dizlerinde gece yıldızlardaydı
O dizler sevdayla kanadı
Dizler umut kuşunun kanadı
Adam kızı öptü
Dudağından
Kulağından
Köşesinden bucağından
İçten, özden ve derinden
Adam kızı öptü
Önce ve sadece yüreğinden
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)